Bütçe 276 Trilyon Bir Proje 250 Trilyon

Bütçe 276 Trilyon Bir Proje 250 Trilyon
 
Esenler Belediyesi’nin Kadir Topbaş Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Gizem dolu Anadolu' fotoğraf sergisinde programa katılan Belediye Başkanı Göksu ve Kaymakam Ünal önemli açıklamalarda bulundu.

Programın açılış konuşmasını Göksu Esenler'de daire fiyatlarının 500 ila 600 bin liraya çıktığını söyleyerek 5 yıl sonra bu fiyatların 1 milyon olacağını söyledi. Yalnız Esenler'de yaşayanların işçisinden, emeklisine kadar insanlarımızın aylıklarının ne kadar olacağını açıklamadı.

İşte Belediye Başkanı Göksu’nun Konuşmalarından Satır Araları:
Göksu, “Altını çizerek söylüyorum; hangi siyasi kanaatte olursanız olun. Önemli olan siyasi kanaatleriniz değil, önemli olan bu şehrin geleceğidir. Biz bazen böyle şeylerle karşılaşıyoruz. Bırak şehir yansın, yıkılsın, ne gerek var. Önemli olan benim siyasi geleceğim diyor. Şehir yıkıldıktan sonra, şehir battıktan sonra siyasetin olsa ne işe yarar. Ne anlamı var? Siyaset bir emanet işidir. Ne demek siyaset? Yani diyorsun ki, çocuklarının ve kendi geleceğini bana emanet et diyorsun. Ben emin bir insanım diyorsun. Eğer sen bu emaneti üstleniyorsan, bu emaneti almaya talipsen o zaman önceliğin bu insanların geleceği olacak.

Anadolu ile İstanbul’u buluşturan bir ayağı burada diğer ayağı Anadolu’da olan sosyal destek projesini Bakanlığa sunduk. Kendi doğduğunuz memleketi hiç merak etmiyor musunuz? Anne babanızın ne yediğini, ne içtiğini, nasıl yaşadığını merak etmiyor musunuz? 250tirilyonluk bilim merkezi yapacağız. 100 trilyonunu Merkezi Hükümet ödeyecek, geri kalanını ise Büyükşehir Belediye Başkanımız karşılayacak. Bu bilim merkezi YTÜ içerisinde yapılacak. Yaptıklarımız ortada. Ben daha önce söylemiştim kimse inanmamıştı. Esenler'de daire fiyatlarının 500 ila 600 Bin Liraya çıkacağını önümüzdeki 5 yıl içinde ise bu fiyatların 1 trilyon olacağını söylüyorum.

Derneklerimizle ortak projeler yapmak konusunda, imkânlarımız dâhilin de üzerimize düşen gayretleri göstermeye çalışıyoruz. Bundan sonrada devam edeceğiz. Bugün soframızı şereflendirdiniz. Hepinize çok teşekkür ediyorum ve sergimizin hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Kaymakam Ünal: "Esenler her yönü ile ilçe olmaya yeni başladı"
Esenler Kaymakamı Yüksel Ünal’da 1994 yılında ilçe olan Esenler’in 2014 yılına kadar vekâleten yönetildiğini belirterek, şöyle konuştu;
“Benim göreve başladığımdan bu zamana kadar yaklaşık 1,5 sene geçti. İlk geldiğimde Esenler’i pek fazla beğenmedim. Ama Allah’a şükür 1,5 sene içerisinde Belediye Başkanımızın katkıları ve sizlerin de emekleri sayesinde ilçemizi Anadolu’daki normal bir ilçe seviyesine getirdik. Benim 25 yıllık görev sürem içerisinde gördüğüm en kötü Hükümet Konağı’ndan en güzel Hükümet Konağı’na geçtik. Bir ilçe dediğiniz zaman hastane akla gelir, hastanesi geldi, bir meydanı yoktu artık bir meydanı var. Yani Esenler her yönü ile ilçe olmaya yeni başladı. İlçe 1994 yılında kurulmuş ama 2014 yılına kadar demek ki vekâleten yürütülmüş, asaleten ilçeye yeni geçtik. Asil ilçe olmanın bilincini sizlerle beraber yaşayacağız.

Bakın dernekçilik hemşerisini sevmek değil
Değerli Dernek Başkanı arkadaşlarım sizlerde bu ilçenin kılcal damarlarısınız. Bakın dernekçilik hemşerisini sevmek değil, hemşerisinin de içerisinde olduğu insanları sahiplenmektir. Dernekçilik dilencilik değildir, yardım etmek demektir. Sizlerde gerekli yardımı yapıyorsunuz ama ben bazen ümitsizliğe kapılıyorum.

150 kişilik salonu dolduramıyoruz
Biliyorsunuz Kaymakamlık olarak SMS sitemine geçtik. Mesaj atıyoruz alıyor musunuz diyoruz, alıyoruz diyorlar ama bu mesajların bir geri dönüşümü olması lazım. Yaklaşık bin 500 kişilik mesaj atıyoruz ama toplantılarda ve konferanslarda 150 kişilik salonu dolduramıyoruz. Ama o bir taraftan diyoruz ki, AB pozitif kan lazım, arkadan soruyoruz kaç kişi aradı? Allah razı olsun bayağı kişi arıyormuş. Demek ki bizim Esenler’li insanımız hizmeti görüyor ve kalbi ile takdir ediyor.   

Benim iki Alaska kurdum vardı
Biz ne beslersek, ne yetiştirirsek, hangi tohumu atarsak onu alırız arkadaşlar. Buraya gelmeden önce benim Simav’da iki tane köpeğim vardı. Biri erkek, birisi dişi beyaz Alaska kurdu. Mavi gözlü ve herkes hayran olurdu. Bu köpeklerde soğuk iklimlerde yaşar. Bazen oradaki toplantılarda sorardım ve derdim ki, bir erkek ve birde dişi köpeğim var. İkisi kavga ederse hangisi kazanır. Kimisi derdi erkek, kimisi derdi dişi yaman olur. Dedim ki, yanlış biliyorsunuz. Ben hangisine daha fazla yem verirsem, hangisini daha fazla beslersem o kazanır. Biz iyi düşünelim, iyiyi çoğaltalım. İyilikle mücadele edelim. Biz tebligatımızı yapalım ama ondan sonrası Allah’a aittir.”



Orjinal Habere Git